12 Şubat 2011 Cumartesi

Değiştim ben aslında

     Bugün fazla mor değil mi?Mor hep bana yay burcunu hatırlatmıştır, hatta yay kadını.Gerçi bir yay kadını kadar bağımsız ve özgür davrandığım söylenemez son günlerde.Olsun yine de çok mor işte.
     Sahi ben ikizler burcuyum.Değişkenim oyum buyum, siz genelde "ikizler mi ıyy ikiyüzlü" dersiniz, bir ikizlerler "değişken" deriz.Her neyse aldatmaya en meyilli burç ikizlermiş, biliyor muydunuz?En sadık burçlardan birinin de oğlak olduğunu göz önünde tutarsak İkizler Lilith ve Oğlak Billie Jean'in ilişkisinin vay haline.Ama var ya, o iş aslında hiçç de öyle değil.
     Evet Billie Jean ev erkeği tam, böyle bir gör "tamam işte çocuklarımın babası" dersin.Öyle evcimen bir insan.Bana bakarsan ben pek anaç ruhlu değilim, değildim.Artık öyleyim.Evet onun gömleklerini ütülüyor, yemeğini yapıyor ve ilaç saatlerini hatırlatıyorum.Ben değiştim blog, bayaa bi değiştim.Eskiden erkek arkadaşım varken bile yan masadaki yakışıklı çocukla çaktırmadan kesişirdim, kalbimi hızlı çarptırırdı üstelik.Hiççbir zaman aktif bir aldatma olmadı hayatımda, sevgilim varken başka biriyle flörtümsü muhabbetim bile olmadı.
     Ben bunları niye mi anlatıyorum?Çünkü Billie Jean onu aldattığımı düşündü dün gece, buna inandı hatta.Arkadaşlar Billie Jean ve ben gayet yoğun bir muhabbet ortamı içindeyken telefonum çaldı.Tanımadığım 212li bir sabit hat.Ee benim İstanbul'da öyle yerleşik bir tanıdığım yok telefonumda kayıtlı olmayan, bir de sabit hat yani.Muhabbet de o kadar yoğun, öyle gülüyoruz ki açmadım.2 kez daha aradı, yine açmadım.Hatta annem aradı, onu da açmadım.Sonra çıktık arabaya bindik herşey güzel dırımtıs falan filan gidiyoruz.Billie Jean kimdi o arayan dedi, aa dedim iyi hatırlattın dur arayayım.Aradım, "... Üniversitesi'ne hoşgeldiniz zart zurt" diyor, benim okuduğum üniversite.Aa dedim okuldan aramışlar.Ama saat akşamüstü 7 falandı, imkansızdı bu.Billie Jean gayet güleryüzlü bir şekilde nasıl yani dedi telefonumdan numaraya baktı, bir de kendi telefonundan aradı.Aynı aptal ses .. Üniversitesine hoşgeldiniz diyordu.Birden konu değişti, Billie Jean'in güleryüzü değişti.Konu benim okuldan bir hocaya, bir güvenlik görevlisine vs vs işte okulun bir personeline telefon numaramı vermiş olabilme ihtimalime, o her kimse onunla ilgilenmeme, hatta flörtleşmeme geldi.Yüz kaslarım gerildi resmen bunları duyunca, dondum kaldım.Nasıl ya dedim, nereden çıkarıyorsun?Billie Jean dedi ki "Muhabbet arasında olsak bile o kadar ısrarla arayan telefon açılır, sen açmadın, aç dememe rağmen açmadın, demek ki benim yanımda konuşmaman gereken biri, demek gizli birşeyler var." dedi.Neye uğradığımı şaşırdım,"Ama annemin telefonunu da açmadım, gördün." dedim.Yine başladı, "Sen bu okulda okuyorsun, okulun numarasını nasıl bilmezsin?Elbette biliyorsun, arayanın o olduğunu bildiğin için açmadın zaten." dedi."Saçmalama, ben birinci sınıfım daha 5-6 aydır bu okuldayımve bu süre zarfında okulu aramaya hiçç ihtiyaç duymadım, bilmiyordum bizim okulun numarası olduğunu." dedim.Sustu, sustu, sustu...Tamam dedim, tekrar aradım.Operatörden sonra güvenliğe bağlandık, hoperlörü açtım duysun da inansın bana diye.Konuştum güvenlikle, bu numaradan 3 kez ardarda arandığımı ama açmadığımı okul kapanmışken saat 7 olmuşken benim bu numaradan nasıl aranabileceğimi sordum.Adam bunun imkansız olduğunu, bunun bir santral olduğunu, direkt operatöre bağlı olduğunu ve bu numaradan birinin aranmasının imkansız olduğunu söyledi.Ama arandım dedim.Sonra da daha önce de böyle birşeyin olduğunu ve santralde bazen sorun çıktığını okul bünyesinde kayıtlı öğrenci ve personel numaralarının santral tarafından kendi kendine arandığını söyledi.Kapattık, ama Billie Jean hala ikna olmamıştı.Zaman geçti, o sahneye, ben eve.
     Delirdim evde, mesaj attım ona.O başından beri onunla öylesine takıldığımı düşünüyor, ciddiyetimin farkında değil.Bunu belirttim mesajda, ona ne kadar değer verdiğimi anlatan bir sürü söz...Ve güvenden bahsettim, temelin güven olduğundan bahsettim.Sonra aradım.1 buçuk saat hiçç durmadan onu aradım, telefonu kapandı.Yine aradım hep.Çalıştığı yeri aradım, yarım saat önce arkadaşlarıyla çıktığını söyledilerDelirdim, gecenin 3ünde atladım taksiye, evine gittim.Çaldım ama açan olmadı.Bekledim, kimse yoktu.Eve geri geldim.Bir elim telefonda aramaya hala devam ettim.Saat 04.34 sonunda aradı.Şarjı bitmiş meğer, arabaya binmiş şimdi takmış şarja.Noldu dedi, telefonum açıkken 48, şarjı bitip kapanınca 19 kez aramışsın, noldu?Hiçç dedim merak ettim, hatta evine bile geldim ama yoktun.Bu tip konuşmaların ardından kapattık telefonu, almadı beni..Oysa programı bitince beni evimden alıp ona gidecektik.Sonra tekrar aradı, kedisinin maması olup olmadığını sordu.Beyfendi bu gece başka bir arkadaşında kalacakmış, başta tepki vermedim.Ama kalacağı arkadaşının cinsiyeti erkek değilmiş, delirdim.Yine tepki vermedim.Kapattık telefonu.Ama ben sinirden tepinip ağlıyorum.Mesaj attım, sırf beni sinir etmek için sırf bi kız arkadaşında kalacağını bilmem için bana kedi maması ayağı yapıyorsun, ben senin için ne kadar çok uğraştım, sana ulaşabilmek için.Daha birkaç hafta önce kedin aç kalmasın diye bende kalmamıştın, ama şimdi boşver bir gece de yemesin diyorsun.Ben de salak gibi telefonu kapattığın son ana kadar önceden hep yaptığın gibi bunun bir şaka olduğunu söyleyeceğini ve 5 dkya ordayım koş hazırlan çabuk deyip güleceğini düşünüyordum.Bu mesajdan sonra hiççbir tepki vermedi.Aradım, tartıştık.Ben sinirden ağlıyorum, o düşmanıyla konuşuyormuş kadar berbat bir ses tonunda."Hani güven üzerine kuruluydu, noldu Lilith?Ben kız arkadaşımda kalıcam deyince niye bu kadar tepki verdin, ne o Lilith yoksa bana güvenmiyor musun?Aaa olmaz, ilişki güven üzerine kuruludur."  dedi alaycı bir ses tonuyla, yine delirdim.Gelip beni almasını söyledim sinirli tonlardan en yumuşak en aciz tonlara inene dek, defalarca.Bu gece evde kalmak istemiyormuş, arkadaşına gidecekmiş, beni görmek istemiyormuş, bu bize iyi gelmeyecekmiş!Ben orda adama seni kaybetmek istemiyorum, benim için ne kadar değerli olduğunun farkında değil misin diyorum, adam diyorum seni görmek istemiyorum.
     Hayır blog bir de suçsuzum ya, nasıl koydu anlatamam.Aslında "Ne halin varsa gör, inanıp inanmak senin elinde istediğini yap, ben sana doğruyu söyledim naparsan yap" tarzında şeyler söylerdim başkası olsa, ama dedim ya bana karşı en ufak bir güvensizliği beni mahvetmeye yetiyordu.
     Bana hala inanmıyordu, ama bunu ona nolursa olsun kanıtlayacağımı gerekirse okula gidip dilekçe verip bunun neden olduğunu öğreniceğimi söyledim, yapıcam da.Belki o zaman beni suçsuz yere ne kadar kırdığını anlar.Neyse sonunda ikna oldu, geldi aldı beni.
     Sarıldım o uyurken ona, defalarca öptüm.Anladım, yok ben yapamazdım, o koku olmadan uyuyamazdım bir daha.

1 yorum:

  1. Med ve cezir gibi bir aşk yaşıyorsunuz. Ama inanmakla inanmamak, güvenmekle güvenle güvenmemek bir arada nasıl olur? O zaman aşk da, sevgi de tehlikeye girebilinr. Her ikiniz dikkat etmeniz gerekir. Doğal davranmanız ve hoşgörü içinde olmanız gerekir.

    YanıtlaSil